2015-2016 Süper Lig Hasan Doğan Sezonu bugün başlıyor. Trabzonsporumuz yarın 21.00’da ilk maçında kendi evinde Bursaspor ile karşılaşacak.
Geçtiğimiz yılın transfer rekortmeni Trabzonspor, transfer piyasasında kırdığı rekoru sahaya yansıtamamış ve Vahid Halilhodziç ile başladığı sezonu Ersun Yanal ile devam ettirerek 57 puanla 5. sırada tamamlamıştı. Geçtiğimiz sezonla ilgili yazılacak çok şey var aslında ama sürekli geriye dönüp bakmak hepimizi yoruyor artık.
Sezon bitiminin ardından Süleyman Hurma’nın sportif direktörlüğe getirilmesi, getirildikten bir hafta kadar sonra Ersun Yanal’ın teknikdirektörlük görevine son verilmesi (istifa ettirilmesi) Trabzonspor’da gelenekselleşen teknik adam sirkülasyonundan sadece bir kesit oluşturuyor bizim için. Zira, kulüp başkanlığına İbrahim Hacıosmanoğlu geldikten sonra, Tolunay Kafkas, Mustafa Reşit Akçay, Hami Mandıralı, Vahid Halilhodziç ve Ersun Yanal’ın ismini burada tekrar belirtmekte fayda var. Açıkçası tüm bunlardan sonra Şota Arveladze’nin Trabzonspor’daki ömrünü kestirmek çok da zor değil.
Süleyman Hurma’nın sportif direktörlüğünde Şota Arveladze’nin takımın başına geçmesinin ardından sular yine durulmadı. İlk olarak geçtiğimiz sezon Trabzonspor’un belki de Mehmet Ekici ile birlikte en formda ismi kaleci Hakan Arıkan’la anlaşma sağlanamadığı gerekçesiyle yollar ayrıldı. Ki geçtiğimiz sezonun başında Onur Kıvrak’ın sakatlanmasından sonra sezon arası verilene kadar Trabzonspor’un yaşadığı problemi hepimiz ezberlemiştik.
Diğer taraftan UEFA Avrupa liginde Lüksemburg ekibi Differdange 03’ü her iki maçta zorlanarak geçen Trabzonspor için tehlike çanları çalmaya devam ediyor ve geçtiğimiz sezondan kalan kadroda değişen pek bir şey görünmüyordu. Differdange 03’ten sonra rakip Makedonya’nın Rabotnicki takımıydı. Temmuzun sonlarına doğru gelinmesine rağmen sadece M’bia, Cavanda, Okay ve Alper’i renklerine katabilmişti Trabzonspor. Rabotnicki ile deplasmanda yapılacak ilk maçın öncesinde de sportif direktör Süleyman Hurma ile kaptan Onur Recep Kıvrak arasında yaşananlar ve kaptanın kadro dışı bırakılması zaten iyi yönetilemediği için eleştirilen bir kulübü yine krizle başbaşa bırakıyordu.
Onur Recep Kıvrak’ın İstanbul’a dönmesi, taraftarın önemli bir bölümünün Onur’un yanında yer alması, Süleyman Hurma’nın istifa etmesi, Şota Arveladze’nin istifa iması, İbrahim Hacıosmanoğlu’nun Süleyman Hurma’nın istifasını kabul etmemesi, Onur Recep Kıvrak’ın özür dilemesi ve Onur Recep Kıvrak’ın tekrar özür dilemesi camianın iyi futbol güzel sonuç gündemiydi. Sonuç olarak, Teknikdirektör İgor Angelovski’nin deyimiyle Rabotnicki takımı “tarihi bir galibiyet” elde etmişti. Trabzon’da oynanan ikinci maçta da 10 kişilik rakibi karşısında istediği sonucu alamayarak uzatmalarda 1-1’lik skorla UEFA Avrupa Ligi’ne veda eden Trabzonspor’da iyi futbolun ne zaman konuşulacağı bir soru işareti olarak görünse de teknikdirektör Şota Arveladze’nin umudu vardı: Takım iyi yoldaydı ve 15 ağustosta gerçek Trabzonspor’u herkes görecekti.
Rabotnicki hezimetini unutturmak için yapılan N’doye transferi yeni sezon için taraftarın bir bölümüne önemli bir umut olabilir. Yine M’bia’nın iyi performansı, Okay’ın oynadığı güzel futbol, Cavanda’nın uyum sorunu yaşamaması sezonun ilk haftası için konuşabileceğimiz güzel şeyler.
Sezonun ilk maçında Bursaspor ile oynayacak olmamız daha ilk maçtan sezonla ilgili beklentimizin ne olması gerektiğini bize göstereceği güzel oldu. Bursaspor her ne kadar Enes Ünal, Şener Özbayraklı, Fernandao, Volkan Şen, Ozan Tufan ve Bakambu gibi kalburüstü oyuncularını kaybetse de süper kupa maçında Galatasaray karşısındaki mücadelesiyle yeni sezon için iyi bir izlenim verdi.
Trabzonsporumuz’da ise sezon öncesi yaşanan krizler, Onur Recep Kıvrak’ın moralsizliği, Mehmet Ekici’nin sakatlığı, N’doye’nin takıma yeni katılmış olması, Bosingwa’nın ekim ayına kadar sürecek sakatlığı, Cardozo’nun formsuzluğu, kanat oyuncularının şimdiye kadar göstermiş olduğu etkisiz futbol, defans hattının henüz oturmamış olması can sıkıyor. Sezona başlarken eski tas eski hamam geleneği devam ediyor Trabzonspor camiasında.
Yine de Trabzonspor sahaya çıkarken aynı heyecanı yaşıyoruz. Yarın akşam da bu heyecanla izleyeceğiz maçı. Umarım dik oynayan bir takım oluruz ve sezona iyi bir başlangıç yaparız.
Adil, temiz, kirli ilişkilerden uzak, iyi olanın ve hak edenin kazandığı bir lig temenni ediyorum. Her ne kadar bu konuda çok da ümitvar olamasam da…