VAZİYET RAPORU

Emerson Benfica’da tam sezon (39 maç) oynamış ama bizde aksayan adam; galiba sorun onda değil, Trabzonspor’da…
Takım olamadı Trabzonspor,
Sürekli bir sistem yok ve oyuncu kalitesi yükseltilemedi, aksine düşürüldü…
Zokora ile Anadolu takımlarına karşı oynarken sabit 4’lü defans yerine 3 defans + Zokora denenebilir.
Şenol Güneş bence devre arasında devrimi yapmalıdır, en azından hazırlıklarına başlamalıdır yoksa bu kadro yapısıyla çok daha fazla başı ağrıyacaktır.

Serkan Balcı, Tayfun, Cech, Ferhat, Barış Özbek, Aykut Akgün, Vittek ve Henrique kesin gidiciler,
duruma göre Volkan, Olcan, Colman, Halil, Alanzinho ve Adrian da adaydır…
Buraya yazdığım isimler verimlilik olarak bir Sapara bile olamadılar bu sezon ki Sapara da çok bir numara gösteremedi.
Kendi kapasitesinin ancak %50’sinde diyebiliriz. Hele Milli maçlardan dönüşte daha da yorgun ve durgun döndü, bir de hastalanması tuzu biberi oldu…

Kısaca göz atılacak olursa Trabzonspor kadrosuna:

Takımda Kaleciler muazzam;
Celutska şimdilik yeterli, Zeki, Giray, Bamba , Mustafa ve Emerson en azından vasatın altına inmiyorlar.
Emerson biraz dengesiz bu ekipte; Zeki de tecrübesiz ama sırıtmıyorlar.
Yumlu‘ya taraftarın ilginç bir yaklaşımı var. Beklentileri bu kadar yükselten nedir bilinmez ama görevini oldukça başarılı şekilde yaptığını gözardı etmemek lazım.

Orta sahada Soner dışında çok memnun olduğum kimse yok;
Adrian son maç hırslı başladı ama defansif yönü yok denecek kadar az.
90 dk kondüsyonunun halen olamaması da teknik ekibin ayıbıdır.

Zokora görevini genelde hatasıza yakın yapmaya çalışıyor ama bu yaşta defansif bir oyuncuyu oyunun temel unsuru haline getirirseniz ataklarınız illa ki bir kişi eksik kalıyor.

Colman‘ı daha göremedik ki en iyi zamanlarında bile çizgisi dalgalıdır Gustavo Colman’ın…
Soner varını yoğunu sahaya yansıtan bir oyuncu ama henüz bir lider değil.
Bunun için hem fiziksel olarak hem de mental olarak çıta atlaması lazım.
Burada iş Şenol Güneş ve ekibine düşüyor yine.

Soner ile beraber Yasin‘in çok çalışkan olduğunu da eklememiz lazım ama onun da final paslarına daha fazla eğilmesi gerekli,
Olcan ve Volkan ise tam hayal kırıklığı yarattılar;
hem tecrübeleri hem de kaliteleri ile Trabzonspor oyunun karakterini belirlemeleri gerekirken kayıpların sorumlularından oldular hep.
Olcan‘da sürekli bir çaba varken anlamsız bir stres ve gerginlik görünüyor,
ilk geldiği dönemdeki ipeksi tarzın yerini dikenli, zımpara gibi bir futbol aldı.

Volkan için söyleyecek söz bulamıyorum.
Tercihini yapmalı; ya Güneş’in yeni prensi olacak ya da 2. Engin Baytar, bilmem kaçıncı Batuhan…

Forvet hattında Emre her ne kadar umut verse de bugün %100 hazır denebilecek bir Janko var.
Bu da takımda sanki topun şişirilmesi gol getirecek gibi bir fikir uyandırmış sanırım.
Bence Janko hem havadan hem yerden oldukçe etkin olabilecek yetenekli bir adam ama bir sistem forveti.
Yani biz böyle kara düzen oynarsak Janko da fiyasko olur…

Tüm bu sebeplerle devre arasında marjinal bir operasyonu, en azından hazırlıklarını bekliyorum ben.
Şenol Güneş’in gönderilmesine veya istifasına ise tamamen karşıyım.
Şenol Güneş 82 puan alırken de aynı hocaydı şimdi de; kapasitesi ve tecrübesi ile Trabzonspor’un tartışmasız en önemli gücü. İşler iyi giderken omuzlara aldıklarımızı ilk tökezlemede satmak biz Trabzonspor taraftarlarına yakışmaz.

Saygılar, sevgiler…

Bir Yorum Yazın