KAYIP ARANIYOR

Trabzonspor  Yönetim Kurulu kaybolmuştur. Aranıyor. Bulanların insaniyet namına  bir istifa dilekçesi imzalatması rica olunur.

Trabzonspor tribünlerinde bir mafya liderine mesaj gönderiliyor. Ses yok. Taraftar tepki gösteriyor; o mesajı gönderen tribün grubunun lideri mesajı gönderenin ağzından sağ-sol muhabbeti yapıyor.  Kendi tribün grubunu sağ tarafa yerleştiriyor. Yıllardır bedava bilet temin edip bunları maç günü satan, kulübü maddi manevi zarara uğratan bu vatandaş ve ekibi  solculukla kimleri itham ediyor? Bulunduğu tribüne Kazım Koyuncu koreografisi yapan Vira’yı mı? Hani en son başkan seçilen, ama şu an bir hayaletten farksız olan Muharrem Usta’nın  kendi parasıyla kombine aldıkları için örnek gösterdiği Vira mı?

Alanyaspor maçı cuma günü oynandı, bugün pazartesi. Var mı tek bir açıklama; yok. Bir tribün grubu lideri Trabzonspor tribünlerini siyasi malzeme, kendi rant ve çıkarı için kullanıyor, yönetim kurulu olsa herhalde bir yaptırım olurdu. Yaptırım var mı; yok. Yönetim var mı; varsa da yok.

 

Geçtiğimiz sezon ilk 16 maçta 18 puan topladı Trabzonspor. İstikrar adına Ersun Yanal ile devam denildi. Karar benim için çok mantıklı olmasa da kendi içinde tutarlılığı vardı. Geçtiğimiz sezonu zaten hazırlık yılı kabul ettik. Temel atacaktık.  Ersun Yanal ve ekibinin beklemediği bir çıkış yaptı takım ikinci yarı. Beşiktaş maçını kazanabilsek belki şampiyonlar ligi fırsatı için son ana yarışabilirdik, kaybettik. Trabzonspor kalan 7 haftada 1 galibiyet alabildi. Son 6 haftada galibiyetimiz yok. Daha önce Avrupa kupalarına katılmanın lig yarışını etkilediğini söyleyen bir Ersun Yanal’ı düşününce bu  6 haftanın pek olağan bir süreç olmadığı görülmekte. Sırf tatil yapabilmek için  Trabzonspor’a puan kaybettiren bu zihniyetin kulağı çekilmiş midir? Eğer kendi evinde 3-0 öne geçtiği maçtan sonra 3-4 yenilen takıma 2 gün izin verilmese çekilmiştir diyebilirdik.

 

Ben de Ersun Yanal’ın yerinde olsam, ben de istifa etmem…

Küme düşme hattında kapatırım ilk yarıyı, soru soran yok.

Tatil uzun sürsün diye  takıma el freni olur, kazanmasını engellerim… Soru soran yok.

2 hafta milli takım arası olur, gelişmekte olan takımıma 5 gün izin, 5 gün  kapalı salonda çalışma veririm. Soru soran yok.

Kendi sahanda tarihin en iyi Trabzonspor kadrolarından biriyle teknik direktörünün rezil olmamak içinn ilk yarıda iki değişiklik yaptığı takıma 3-0 öne geçtiğin maçta 3-4 yenilirsin. Soru soran yok. Bir de üzerine 2 gün izin verirsin. Nikah kıyılacak, balayı lazım değil mi. Soru soran yok nasıl olsa.  Şu an lig lideri olan Galatasaray, Bursaspor deplasmanında geri düştüğü maçı kazandıktan sonra izin yapmıyor. Gelecek haftaya hazırlanıyor.

Mali fair play derler. Castillo aldırırsın, argo tabirle öküz yüküyle para ödersin. 3 kamp dönemi antrenmana çıkar. Bongonda aldırırsın, ona da kiralık ücret ödetirsin. 3 aydan fazla da o antrenmana çıkar. Gider 5 aydır ayağına top değdiği şüpheli Volkan Şen’i transfer ettirirsin. Castillo ya da Bongonda  21 kişilik kadroya giremez. Volkan Şen girer. 10 gün antrenmana çıkan adamı Başakşehir deplasmanında  kurtarıcı diye sahaya sürersin. Yönetim olsa sorar; hayırdır diye. Sorulmamış ki Alanyaspor maçında bir kez daha sokarsın oyuna. Yönetim olsa başında, bir hesap sorma mekanizması olsa intihar eder, kafana sıkar, bu değişikliği yapmazsın.  Ama yapıyorsun.

Bir önceki döneminde transfer ettirdiğin Uğur Demirok, geçen yıl sözleşmesi bittiğinde sözleşmesini uzattığın ve bu sezon maaşına zam yapılan Mustafa Akbaş, yeni transferin Tomas Hubocan yedek kulübesinde olur. Stoperde Okay Yokuşlu oynar. Soru soran yok nasılsa.  Tamam Okay  stoperde oynasın dedin, niye 3 stoperi de yedek kulübesine koyup kanat  oyuncusunu tribüne gönderdin diye soran da yok. 3 değişikliği de stoper pozisyonun da mı yapmayı düşünüyordun diye soran zaten yok.

 

Her şeyi geçtim. Cuma gecesinden itibaren  uyku bozukluğu, hayal kırıklığı, moral bozukluğu vs yüzünden   tebessüm edemiyoruz hiçbir şeye. Milyonlarca Trabzonspor taraftarı bu şekilde. Trabzonspor’un bir yönetim kurulu olsa, o kurulda yer alanların kendilerini geçtim oğulları/kızları bizle aynı  psikolojik durumda olacaktır diye düşünüyorum. Aile içinde diyelim ki anlayışı kıt ebeveynlerin, sorarlar ne oldu diye? Bu kadar yönetici görünüyor kağıt üzerinde. Bir tanesinin evinde  Ersun Yanal’ı kovun, adam bizle dalga geçiliyor denmemiş midir? Bir evde bile üzgün bir Trabzonspor yöneticisi oğlu/kızı yok mudur?

Ya Trabzonspor yönetimindekilerinin çocukları  başka takım tutuyor ya da Trabzonspor’un Yönetim Kurulu yok.

O zaman bence birilerinin başkan ya da  yönetici sıfatıyla bir yerlerde oturmasına da gerek yok.

Bir Trabzonspor yöneticisi olduğunu iddia eden kişiye denk gelirseniz; eline bir A4 bir de kalem tutuşturun. İstifa dilekçesini yazdırıp sonra da kulübe ulaştırın. Belki çok geç olmadan birilerine Trabzonspor’un ahır değil, bu ülkedeki en önemli  kurumlardan biri olduğunu hatırlatacak yöneticilerimiz olur.

 

Bir Yorum Yazın