İç sahada, taraftarın kendi topçusuna yaptığı baskıyla kaybettiğimiz/puan bıraktığımız her maçtan sonra “bu takım hep deplasmanda oynasa nasıl olur” lafları dolaşır. Bunu cidden söyleyen de vardır, laf olsun diye söyleyen de. Hatta seyirci anlamında ceza yediğimizde, Trabzonspor’a negatif baskı yapacak taraftarın olmayacağını göz önüne alıp pozitif düşünenler de olmuştur hep. Bu mesele üstüne araştırmak lazım aslında; “Trabzonspor içerde-dışarda dominant olmadığı sezonlarda hangi yakada daha iyi oynadı?”. En basitinden geçtiğimiz sezon ve içinde bulunduğumuz sezon itibarıyla dışarda felâketiz. Genel olarak sezonlara bakıldığında iç sahada daha iyiyiz pek tabii ama dediğim gibi taraftarın aklına öylesine de olsa ara ara gelen bir düşünce bu “hep deplasman” meselesi.
Neyse, uzatmadan meseleye gelelim. Bu bahsettiğim “hep deplasman” olayının yapılmışı var. Trabzonspor, 1982-1983 sezonunun ilk yarısının tamamını deplasmanda, ikinci yarısını iç sahada oynadı. Mesele, Milliyet’in 2 Eylül 1982 tarihli sayısına şu şekilde yansımış;
Trabzonspor, ligin ilk yarısını 8 galibiyet, 6 beraberlik, 3 mağlubiyet; ikinci yarısını 9 galibiyet, 7 beraberlik, 1 mağlubiyet karnesiyle tamamlayarak sezon sonunda ikinci sırada yer aldı.