Devre arasında çok cesur hamleler geldi Güneş’ten.
Tabiri caiz ise hoca “ya herro ya merro” dedi, oyunu da ele geçirdi fakat Doumbia’nın atılması takımın üzerine bir rehavet bulutu gibi çöktü ve maalesef kaybedilen çok çok kıymetli 2 puana mâl oldu.Dün mutlu tek bir taraftar görmedim. Herkes “neden kazanamadık” derdindeydi.
Kızacaksınız belki ama ben çok mutlu oldum. Hem takımımla, hem de camiamla gurur duydum.
İki yıl önce Kasımpaşa’dan üç gollü mağlubiyetle dönerken nasıl utanç içerisindeysem, bugün CSKA Moskova gibi bir takımı yenemediğimiz için üzülmekten o derece gurur duyuyorum.
Defansından bir, forvetinden bir, orta sahasından dört önemli oyuncusunu kaybeden ve birçok badireden sonra plansız şekilde Şampiyonlar Arenasına çıkan Trabzonspor’un dört maçta beş puan toplaması çok önemli bir mesajdır. Sabır, sebat ve güvenle daha da önemlisi destekle(ki son maçta çok eksikliğini hissettik) bu kentin çocuklarının her arenada horonun hakkını verebileceklerini gördük.
Şener yönetiminin Şenol Güneş’in inşa ettiği bu zafer kadrosunu destekleyeceğini,
devre arasında gereken müdahaleleri yapmaktan kaçınmayacağını umuyor,
çok sevdiğimiz bu ligde nice mutlu zafer gecelerinde beraber sevinmeyi diliyorum.