200 BİN NÜFUSLU KÜÇÜK ŞEHİR

Trabzonspor taraftarları olarak kulübümüzü yönetenler tarafından alıştırıldığımız bir bahane oldu 200 bin nüfuslu şehir olma durumu. Günlük hayatta konuşurken ya da klavyelerimiz başında biz de kullanır olduk. 200 bin nüfusla neler yapabilirizden önce yöneticilerimize hatırlatmakta fayda var sanırım; Trabzon il merkez nüfusu 234 bin olan 763 bin kişilik nüfusa sahip bir ildir. Bu kolaya kaçma ve bahane amaçlı söz aslında ilçelerde yaşayan tüm Trabzonspor sevdalılarından özür dilemeyi gerektiren durumdur. Herkesten özür dilemeyi alışkanlık haline getirmiş ve bu yüzden başkalarınca sıkça eleştirilen sevgili kulüp başkanımızdan bir özür bekliyoruz konuyla ilgili. Belki diğer özür törenlerinden fırsat bulursa duyarız, kim bilir…

Hayri Gür Spor Salonu

Trabzonspor sadece şehir merkezinin takımı olsa ve 200 bin kişilik bir taraftarı olsa ne fark olacaktı bunu da anlamakta zorlanıyoruz. Çünkü bir kulübü etkileyen en önemli şey planlamadır. Planlama sayesinde  50 bin kişi nüfusa sahip Valencia eyaletindeki Villa-real isimli kasabanın takımı Şampiyonlar Ligi’nde yarı final oynamak dahil Avrupa kupalarında pek çok başarı kazanmıştır. Biz Türk futbolseverlere yansıyan kare ise 50 bin kişilik bir kasabayız nasıl Şampiyonlar Ligi finali oynayalım değil, planlama ile büyük işler başarılacağı idi.  Avrupa’da pek çok takım planlama sayesinde arkasında büyük nüfuslara ihtiyaç duymadan iyi işler yapabiliyor. Türkiye’deki yöneticiler penceresinden bakınca görülmüyor bu güzel işler tabi ki.

Sevgili  kulüp başkanımız geçtiğimiz hafta Hayri Gür Spor Salonu’nu ziyaret etmiş. Trabzon Basket’in (Trabzonspor bünyesine girmedikçe bu isimle anmak daha güzeli olacaktır) davetlisi imiş. Büyük ihtimalle 7500 kişilik salonu beğenmiştir. Aklından geçmiştir mutlaka dolmayacağı. Zaten 200 bin kişilik şehirde futbola yatırım yapmak zor, vizyonu geniş başkanımız basketbola niye para harcayalım mantığıyla Trabzon Basket’in satılmasını da istemişti. Transfer bahanesi olarak Trabzon küçük şehir, sosyal olanakları az diyen aynı başkanımız Trabzon Basket birinci ligden düşerse ne hisseder acaba? Acaba basketbolun sportif başarı yanında nasıl bir sosyal proje olduğundan haberi var mı? Pek var gibi görünmüyor…

Her şeyi kabul edelim.. 200 bin kişilik nüfus bahanesine tamam diyelim de önümüzde gizli olsa da kocaman bir örnek duruyor. Bask bölgesinde yer alan Alava’nın başkenti Vitoria. 2001 yılında Uefa kupası finalisti Alaves’in şehri. Ancak üzerinde durmak istediğim Alaves değil. Saski Baskonia ya da son dönemdeki sponsor ismiyle Caja Laboral. 10 bin kişilik Fernando Buesa Arena’da maçlarını oynuyor bu basketbol takımı. Ülkemizin en önemli basketbol takımları büyük paralar harcayıp Euroleague’de final 8 göremezken bu takım her yıl final four kapısında, bazen final four organizasyonunda. En basit maç bilet fiyatları 7 ile 30 euro arası değişiyor. Caja Laboral tesadüfe bakın ki 200 bin nüfuslu bir şehrin takımı.

Yıllardır başarısız her hamlenin üstünü 200 bin kişi ile örtmeye çalışan sevgili yöneticilerimiz acaba ne zaman bu bahaneyi unutup suçu kendilerinde arayacaklar merakla bekliyoruz. Çünkü bu bahaneyle Bayan Futbol Takımı kapandı, Hentbol Erkek Takımının sezon ortasında bütçesi azaltıldı , Trabzon Basket kulüp bünyesine dahil edilmedi ve Trabzonspor A Futbol takımına yapılamayan transferlerde suçlu ilan edildi.

Avni Aker Tribünlerinden büyük ihtimal 61. dakika

Bu kadar sorunsa bu küçük şehir; bırakıp gitme hakkınız olduğu gibi duruyor sevgili yöneticilerimiz. Şirketleriniz de toparlanmıştır artık… Eğer şehrin nüfusuyla sorununuz yoksa bizahmet Şenol Güneş’in sayesinde kolladığınız koltuklarınızdan biraz kalkıp diğer branşlara destek olun. Çünkü artık biz Trabzonspor taraftarları bu bahaneleri yemiyoruz…

Bir Yorum Yazın