AV ZAMANI

Bu yazı Avcı’ya bir “hoşgeldin” yazısıdır.
Uzun zaman önce umut kesilen bir sevdanın heyecanını yaşamak için hasretle tutuşan kırgın sevdalıların kalbindeki umut kıvılcımıdır gelişin.

Geçmişte kıran kırana vuruştuğumuz günler oldu.
Kupada ve ligde çocukların çocuklarımıza karşı durdu,
bazen üzüldük bazen sevindik.
Ama artık bunların üzerine sünger çekmeyi bileceğiz.
Güneş’imize gösterilmeyen saygıyı sana koşulsuz sunacağız.
Sen de layık ol!

Kazanırken de kaybederken de yüzümüzü yere eğdirme.

Abdullah Avcı

Sonuçtan bağımsız ama dosdoğru ol.
Ol ki bu milletin çocukları senin bayrağını dalgalandırsın,
onlar kazandıkça şanın yürüsün,
milyonlarca insan dertlerinden az da olsa arınsın.
Sen bir madencisin…
Bir şey yapmana gerek yok,
Adil ol, dürüst ol yeter…
Cevher zaten bu milletin çocuklarında var,
yetenek var,
hırs var,
güç var…
Yeter ki inançla ve samimiyetle salla kazmanı Anadolu’nun kavruk topraklarına…

Bu halkın çocuklarının üzerine serpilmiş ölü toprağını kaldırmak artık senin görevin.
Çok dikkatli olmalısın.
Önündeki yolda ya kaybedeceksin
ya da “can suyu” olacaksın Türk Futboluna…
Temennimiz bugün katılamadığımız kupanın vebalini taşıyanlardan farklı bir yol izlemen,
Ulusal Takımı tüm ulustan seçmen,
ve milletimize hak ettiği gururları yaşatmandır.
sen dosdoğru olduğun sürece,
sen dosdoğru kaldığın sürece,

 

AVCI

 

birilerinin değil milletinin hocası olduğun sürece

her zaman ve her yerde,

yanındayız, sonuna kadar arkandayız!..

Bir Yorum Yazın